Hayal gücü ve yaratıcılık, bilgiden daha önemlidir. Bilginin sınırı var, ama hayal gücü tüm evreni kucaklar...
A. Einstein

29 Ekim 2012 Pazartesi

Bond, Sony ile İstihbarat Topluyor!


23. macerasına çıkan James Bond’un yeni filmi “Skyfall”, 2 Kasım’da vizyona giriyor. Bu sefer MI6 saldırı altında ve James Bond hem arkadaşlarını korumak, hem de M’e olan sadakatini kanıtlamak zorunda. Sen de gerçek bir Bond hayranıysan, Sony’nin sürükleyici sosyal medya oyunu “AjanS” bir hayli ilgini çekecek.

Sony, “Skyfall” lansmanı ile birlikte geçenlerde açıkladığı sosyal medya oyununun ilk görevini dün verdi. Bond’un zihni sinir alet edevatları olmadan sıkıntıya düşeceğini düşünen Sony, “4 ekran ile Bond’a yardım et” görevini açıkladı. Q’nun verdiği görevde 4 ekran olarak TV – Tablet – Akıllı Telefon ve Laptop düşünülmüş. Bu 4 ekranın nasıl kullanılacağı da kullanıcılara bırakılıyor.

Q’nun sorusu ise şu şekilde:

“Eğer sen olsan, bu 4 ekrandan hangisini seçerdin ve o ekrana hangi özelliği eklerdin?”

Sen de bir ekran seç, farklı ve Bond’un işine yarayacak bir özelliği Twitter’da #M1benyaptım hashtag’i ekleyerek paylaş. En çok retweet edilen ve Sony jurisi tarafından seçilen fikirlerin sahipleri, Bond’un güvendiği Sony Xperia Tablet S, Gala Gecesi davetiyesi ve Bond 50. Yıl Blu-ray seti kazanacak.

Bakalım gerçekten Bond’a yardımcı olabilecek zihni sinir bir yanın var mı?

Yeni görevleri öğrenmek için, #AjanS hashtag’ini takibe devam et.

https://www.facebook.com/SonyTR
https://twitter.com/Sony_Turkiye #AjanS #M1benyaptım

Bir bumads advertorial içeriğidir.

Nice Yıllara Cumhuriyetim...

...

24 Ekim 2012 Çarşamba

Bayramda Samsun'da...


                                             Samsun'dan herkese mutlu bayramlar, sevgiler...


23 Ekim 2012 Salı

Evinize Pespembe Bir Çamaşır Makinesi Çok Yakışacak!

Çamaşır yıkamak hiç bu kadar ‘renkli’ olmamıştı! Pespembe bir çamaşır makinesi ile evinize renk katmak ister misiniz? Vanish pembesi artık sadece kutusunda değil, ödül olarak verdiği çamaşır makinesiyle de yanınızda olsun istiyorsanız; işe bu videoyu izleyerek başlayabilirsiniz!

 Vanish’in parodi tadındaki bu eğlenceli videosunda, birbirini çekemeyen dünürlerin komik atışmalarına yer veriliyor. İğneleyici laflarla birbirlerine göndermeler yapan, kıskanç mimikleri ve oyunculuğuyla beni hayrete düşüren bu iki dünürü sizin de izlemenizi tavsiye ediyorum.

Bu video ile bağlantılı bir aplikasyon da Vanish’in Facebook hayran sayfasında yer alıyor. İşte bu aplikasyon sayesinde hem bahsettiğim çamaşır makinesini kazanabilir, hem de ileride nasıl bir dünür olacağınızı öğrenebilirsiniz. Arçelik In Love serisinden bu özel çamaşır makinesi ile evinize modern bir yaklaşım getirmek için http://bit.ly/omurbiterdunurgitmez adresine!

Bir bumads advertorial içeriğidir.

12 Ekim 2012 Cuma

Geç Oldu Ama...

Nerede kalmıştık?
Epey zamandır ne yeni yazı ekliyorum ne de blogları doğru dürüst dolaşabiliyorum. Oysa en sevdiğim zamanlardan biri de bir blogdan diğerine atlayıp, yorum yazmak...
Tatilimizden bahsedeyim biraz. Bu yaz Dalaman'a gittik. Yine kardeşim ve ailesiyle bir ev kiraladık. Kendi özel havuzu olan bir evdi bu. Çok rahat ettik ve çok eğlendik. Gece dahi havuza girme şansı bulduk. Hatta okeyde yenilen kardeşim ve eşine, kıyafetleriyle havuza girme cezası verdik :) Fikir tabii ki kardeşimin eşi Yasemin'den çıkmıştı ama havuza giren yine kendisi oldu. Kardeşim de onu yalnız bırakmadı. Gerçi, ceza mı oldu , ödül mü? Orası tartışılır... Bir hafta sonra onlar uçakla döndüler, biz iki gün daha uzattık tatilimizi.

Her sene değişik yerlere gitmeye çalışıyoruz. Ama bu sene gittiğimiz Secret Valley (Gizli Vadi), kafa dinlemek istiyorsanız, şiddetle tavsiye edeceğim şahane bir yer. Evler çok güzel ve çok temiz. Çalışanlar ilgili ve güler yüzlü. Doğasını ise anlatmaya kelimeler yetmez...
Yine de fotoğraflarla biraz da olsa aktarmaya çalışayım. O kadar çok fotoğraf vardı ki, sanırım bu yazıyı hazırlamak da bu yüzden biraz gecikti :)

Vadiye tepeden bakış...
İşte o ev bu ev :)
Restoran kısmı çok ilginç dizayn edilmiş. Ağaçların arasına kuş evi şeklinde masalar yapılmış. Çok hoş görünüyordu.
Kuş evinden aşağıya bakış...
Oralara kadar gitmişken, çevre ilçeleri de gezelim dedik. Dalyan, Göcek ve Fethiye'ye gittik. Caretta Caretta'ları gördük. Koyları gezdik. Eşim yamaç paraşütü yaptı. Aslında ben de yapacaktım ama, çocukların yanında birinin kalması gerekiyordu. Fethiye'de de bir gece kaldıktan sonra, arabamızla keyifli bir yolculuk yaparak evimize döndük.
Çok yorulmuşuz ama :)
Bu köprü öyle hoşuma gitti ki, durmak için vaktimiz olsa, çeşit çeşit fotoğraflar çekebilirdim. Yeşilliğin içinde bembeyaz bir köprü...
 Gizli Vadi de bir de kanyon var. Biz de bu fırsatı kaçırmadık ve kanyonda tekne turu yaptık. Muhteşem bir güzellik. Ayrıca, çamur banyosu da yaptık :) Sonra konaklama yerinde zaman geçirdik. Bizimkiler yine balık tutma girişiminde bulunsalar da başarılı olamadılar :)
Renklerin güzelliği ruhumuzu dinlendirdi...

 Taş taş üstüne de koymadık demeyiz artık :)
 İz Tuzu plajına giderken...
 İz Tuzu plajı çok güzeldi. Denizi de muhteşemdi...
 Hasta bir Caretta Caretta bu tankın içinde tedaviye alınmış.
 İz Tuzu plajından dönerken uğradığımız restoran, adeta bir hayvanat bahçesi gibiydi. Keçiler, tavuk ve horozlar, tavus kuşu, köpekler, kazlar, ördekler ve tabii olmazsa olmaz arılar ve akşam da sivri sinekler... Çocuklar elleriyle su kaplumbağalarını bile beslediler.
 Sivri sineklerin sebebi, sazlarla kaplı bir gölün kenarında olması.
Su bisikletiyle gezi de yaptık, manzara ve sessizlik çok güzeldi.
 Göcek'e de gittik. Tabii Oniki Adalar'ı gezmeden olmazdı. 
 Yamaç paraşütü yapan çok kişi vardı. Eşim de denedi, bir sonraki sefere sıra bende :)
 Fethiye'de kaldığımız otelde yakaladığım bir kare. Serçeler çok şirindi.
 Fethiye Ölü Deniz. Ama ben pek beğenmedim. Çok kirliydi. En güzel zamanları Mayıs ve Eylül aylarında oluyormuş...
 Su altı kamerasını kullanarak da epey eğlendiler :)
Tatil hakkında anlatacak daha çok anı var aslında ama üzerinden epey zaman geçince anlatması da zor oluyormuş. Neyse, kısaca böyle geçti işte tatilimiz ve çok güzeldi...

"Derken okul hazırlıkları başladı. Kıyafetler, okul malzemeleri ve on-yüz-bin tane kitap defter kapladıktan sonra, nihayet herşey rayına oturdu ve ben de artık yazabiliyorum." Demişim en son ama bu yazıyı taslak olarak hazırladıktan sonra, neredeyse bir ay geçmiş üzerinden. Araya hastalık falan da girince, ancak tamamlayabildim yazımı. Özledim sizleri, artık buralardayım...

Not:Beğenmedim ben bu yazımı, karışık oldu sanki. Ben böyle yapmazdım ama yeniden düzenlemeye de çok üşeniyorum :( Kusura bakmayın...
Sevgiler.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...