Hayal gücü ve yaratıcılık, bilgiden daha önemlidir. Bilginin sınırı var, ama hayal gücü tüm evreni kucaklar...
A. Einstein
bebek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bebek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Ekim 2014 Cuma

Bebek Yaptım Ki :)

 2014 bitiyor ve ben bu sene gerçekten çok az yayın paylaşmışım. Aslında paylaşacak çok şey var ama son zamanlarda içimden gelmedi paylaşmak...
Neyse efendim bu minik bebeği, sevgili arkadaşım Emel'in atölyesinde (Han Dizayn) katıldığım Tilda bebek workshopundan artan kumaşlarla yaptım. Aaa ben Tilda bebeklerimi de paylaşmadım değil mi? Ah bu İnstagram yok mu, hep onun yüzünden... :)

 Bu bebeği yaptıktan sonra, kızım da kendisine anahtarlık yapmamı istedi. Tabi biraz daha küçük olsun dedi :)
 Ben de gerçekten bebek bebek yaptım :)
Bir türlü saç yakıştıramadığım bebeğimize minik bir de şapka ördüm. Bu ponponlu şapkadan kızıma ve komşumun küçük kızına da örmüştüm. Onları da yayınlamamışım ki :( Anlayacağınız boş durmuyorum. Ama iş yayın yapmaya gelince zor geliyor nedense...
Şimdilik benden bu kadar olsun. Görüşmek üzere...

13 Nisan 2012 Cuma

Hediyelerim Geldi:)


 Aslında ben hediye çekilişlerine katılma konusunda tereddütlüydüm. Ama bir, iki derken, ne kadar keyifli olduğunu anlayınca da, şimdi çekiliş düzenleyen arkadaşlarımın çekilişlerine katılmaktan çok hoşlanıyorum. Tabii, şu şart şurt işini abartanların sayfasından hemen uzaklaşıyorum. Bir de parmağını sallaya sallaya, yapmazsan şöyle olur, böyle olur diyenler var ki, ne kadar itici geldiğini tahmin edersiniz...
Hediyelerimin güzelliğinden bahsedecektim, biraz konuyu dağıttım sanırım :)

 Bu güzel çerçevenin içindeki Kokeshi Bebekleri sevgili Atölye Nott'un düzenlediği çekilişte kazandım. Fotoğraftakinden çok daha güzel inanın. Evdeki diğer bireyler de çok beğendiler... Gözümün önünde duruyor şimdi :)
 Zarif arkadaşım, bir de bu iğne oyası küpeleri göndermiş bana. Benim için ne kadar değerli bilemezsiniz...
Çok teşekkür ederim canım. Hem hediyelerin, hem de güzel notun için...
 Efendim, şanslıyım bu günlerde :) Bu mis kokulu parfümü de, Sevgili Eylül Bahçesi'nin düzenlediği çekilişten kazandım. Kendisiyle yazışırken, bana bilet almamı tavsiye etti. Ama beni bu anlamlı hediyeler de çok mutlu ediyor... Hem şansımı da korkutmayayım, biraz daha benimle kalsın :)
Çok teşekkür ederim Eylül Bahçesi. Kalbini de saklıyorum canım :)

Sırada hangi çekiliş var bakiim :)


26 Mart 2012 Pazartesi

Deri Balıklı Bebek Hırkası ve Beresi


Acele etmem lazım diyerek, bu yazıyı araya sıkıştırıyorum :) Malum bahar geldi, havalar ısındı ama akşamları hala soğuk oluyor. Bu son soğuk havaları fırsat bilip, gündem dışı kalmamak için süslediğim bu örgü takımı yayınlamak istedim :)
Bu bir gelin görümce ortak yapımıdır. Yasemin (kardeşimin eşi) bu hırkayı yeğenim Kemal Ege doğmadan önce örmüştü. Fermuar dikilmesi için bana bırakmıştı. Lakin yeğenim dünyaya küçük bir danacık kıvamında gelince, bu hırkayı kullanmak kısmet olmadı :) 
Bu hafta sonu da doğum günü vardı Ege'min. Çok güzel minik bir doğum günü partisi yaptık. Hatta kardeşimin iş arkadaşlarından birinin eşinin "aaa Marifetli Peri sen misin?" sorusuyla, beni okuduğunu öğrenmek beni hem şaşırttı, hem de çok mutlu etti...

Geçenlerde eşimin bir akrabasının bebeği olunca, bu hırka da minik sahibini bulmuş oldu. Bir kaç yıl gecikmeyle, elime alıp fermuarını dikince, biraz da süsleyeyim dedim. Hemen aklıma, sevgili ByDg'nin burada süslediği hırka geldi. Çok beğenmiştim ve ondan esinlendim. 
Beyaz deri parçalarını kesip, uygun renk iplikle ve battaniye işiyle, hırkaya diktim. 

Kolların dirseklerine yama şeklinde yuvarlak parçalar yaptım. En basitinden bir de balık kestim, onu da diktim. Şirin bir balık olsun istemiştim ama oğlum köpek balığına benzetti :) Olsun dedim ben de, bebişimiz erkek zaten :) 

Sonra aklıma geldi yünlerimin arasında aynı yünden vardı. Aradım buldum, bir de minik şapka ördüm. Bilinen en kolay şekilde yaptım. Alt kısmı lastik ördükten sonra, düz örgüyle bir dikdörtgen örüp, kenarını dikip, tepesindeki ilmekleri de ipe geçirdikten sonra büzerek kapattım. 

İki tane minik balık da bereye diktim. Böylece güzel bir takım oldu. Düz renk bir iple örülseydi daha farklı şekillerde de süslenebilirdi. Yine de sıradanlıktan kurtuldu diye düşünüyorum...
 
Örgü örmeyi zaten çok severim ama böyle süslenince gözüme daha bir güzel geliyorlar. Bebek eşyaları örmek de benim için ayrı bir zevk. Yalan söylemeyeceğim, hem daha şirin oldukları için hem de çabuk bittikleri için seviyorum sanırım :)
Güle güle kullansın Çınar bebek...

17 Mayıs 2011 Salı

Benim Hayatım Benim Kontrolüm!


Geçen günlerde FikriMühim'in mühim bir projesine dahil oldum, Senin Hayatın Senin Kontrolün! Kampanyanın amacı, bizleri doğum kontrol hapları hakkında bilinçlendirmek. Doğum kontrol haplarına karşı hep bir ön yargımız vardır. Kilo aldırır, tüylendirir, doğurganlığı azaltır gibi... Sırf bu yüzden çağ dışı kalmış yöntemlerle korunmaya çalışırken, istenmeyen gebeliklerle karşılaşmışsınızdır çevrenizde. Oysa yeni nesil doğum kontrol haplarının, bilinenin aksine bir çok faydası bile var. Fakat en önemlilerinden biri, rahim ve yumurtalık kanseri riskini %40-50 oranında azaltması...

Bu kampanyada elime geçen broşürleri ve 3D gözlükleri çevreme dağıtacağım. Şimdi bu konuda, doğruları eğlenceli ve hoş bir şekilde öğrenmek için www.dogumkontrolhapim.com sitesine bir göz atın derim. Aklınıza takılan birçok soruya sitede yanıt bulacaksınız. Eğer farklı bir sorunuz varsa, Türk Aile Planlaması Derneği Başkanı Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu'na sorularınızı iletebileceksiniz. 

Doğum kontrol hapı kullanmayı düşünüyorsanız, öncelikle bir kadın doğum uzmanına muayene olmanızı ve sizin için en uygun yöntemin hangisi olduğuna birlikte karar vermenizi tavsiye ederim.

Mühim paketin içinden çıkan sepetteki bebeğin anneler günü öncesi gelmesi de ayrı bir hoşluk oldu :) En çok da kızım sevindi tabi. Dileyen herkesin, dilediği zamanda anne olmasını temenni ederim.

Benim hayatım, benim kontrolüm!

21 Mart 2011 Pazartesi

Tütü - Yelek ve Hafta Sonu Gezisi

Hani geçenlerde Eylül'e kapı süsü yapmıştım ya, hafta sonu kuzenimin görevli olduğu Kırklareli'ne onları ziyarete giderken hemen bu tütü ve saç bandını da yapıverdim. Hazır aldığım hediyelerin yanında kendi yaptıklarımı hediye etmeyi de çok seviyorum. Aslında bebişin üzerinde de fotoğraflayacaktım ama biz çıkarken o uyuyordu.
Yapılışı çok basit fakat yine de fotoğrafladım sizin için :)
Önce geniş lastiği belinin ölçüsüne göre kestim ve iki ucunu birleştirip diktim. Daha sonra tülden kestiğim şeritleri, yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi, ilmek yöntemiyle lastiğe bağladım.

Lastik gergin dursun ve açılınca aralarda boşluk kalmasın diye, lastiği bir taburenin ayaklarına geçirdim. Bu tabureyi de boyamak için IKEA'dan almıştım :) Boyayacağım inşallah...

Sıkıştıra sıkıştıra tüm çevresini bu şekilde tamamladım.

Yine tülden bir çiçek yapıp, lastiğin birleşim yerine diktim. 

Keltoş bebişimizin başı da boş kalmasın dedim :) Tülden daireler kestim ve üst üste koydum. Alt kısmını da büzdürerek diktim. Lastik çok beyaz kaldığı için, üzerine, lastiği gerdirerek tülü diktim ki, büzgülü büzgülü dursun. En son olarak da, yaptığım çiçeği üzerine dikip bitirdim.

Kızım küçükken ona böyle birşey yapmamıştım. Şimdi bunun biraz daha büyüğünü, hem yeğenime, hem de kızıma yapacağım. Buz pateni yaparken giyecekler :)
Bu da daha önce örneğini yayınladığım yelek. Annem bitirmiş ve süslemiş. Bu modeli de çok beğeniyorum. 
Fotoğrafların üzerine tıklayıp, büyük hallerinden örneği çıkartabilirsiniz.

Ertesi gün de, Edirne'ye gittik. Selimiye Camii'sini ziyaret ettik.

Lara ve Volkan dua ettiler. Camideki ters laleyi incelediler.
Rivayete göre, caminin yapılacağı arsa üzerinde bir lale bahçesi bulunmaktaydı. Bu arsanın sahibi, başlarda arsasının satılmasını istememiştir. En sonunda,Mimar Sinan'dan camide bir lale motifi olmasını isteyerek arsasını satmıştır. Mimar Sinan da lale motifini ters olarak yapmıştır. Lale motifi bu arsada bir lale bahçesi olduğunu, ters olması ise sahibinin tersliğini temsil etmektedir . (Alıntı Vikipedi)

Daha sonra Selimiye Vakıf Müzesi'ni gezdik.
Sonra hep birlikte Edirne'nin kapalı çarşısına gittik. Annem ve eşim daha önce görmüşlerdi ama ben ilk kez gittim. Çok hoştu.

Bu sabunlara ise bayıldım. Hepsi ayrı güzeller... İnsanın yiyesi geliyor bunları... Hepsinden almak istedim :)

Bu tombul mankeni de oğlum çekti. Oradaki esnafın marifeti :) Büyük beden manken :)
Saraçlar Caddesi'nde gezdik ve çok beğendik. Edirne'nin ünlü ciğerinden yemeyi de ihmal etmedik. Ne kadar acıktıysak artık, fotoğraf çekmemişiz :)
Meriç Nehri'nin kenarına gittik. Doğanın ortasında çaylarımızı içtik. Hava çok soğuktu ama yine de çok güzel bir hafta sonu geçirdik.

Bloglar tam olarak açılmadı henüz. Ben evden sorunsuz görebiliyorum bütün blogları ama eşim ofisten, benim bloguma bakmak istediğinde, o malum kırmızı yazıyla karşılaşıyormuş... Yeter artık herşey normale dönsün!
Herkese mutlu ve sansürsüz bir hafta diliyorum...



25 Kasım 2010 Perşembe

Şeker Pembe Bere-Babet Takımı ve Hediye Paketi

Bu şeker pembesi bere ve babet takımını bir minişe hediye olarak ördüm. Kendisine hediye ettiğimde henüz annesinin karnında idi. Sanırım artık dünyaya gelmiş ve önümüzdeki soğuk havalarda kullanacak hale gelmiştir. 

Bu berenin anlatımını daha önce anlattığı buradaki yazımda bulabilirsiniz.

Babetler ise tamemen uyduruk. Çok güzel bebek patikleri ören arkadaşlar var. Sakın benimkilere bakıp gülmesinler :) Elimden bu kadarı geldi.

Beredeki çiçeği dikerken altına, yakma çiçeklerde kullandığım dairelerden koydum.
Hediye paketimin de özel olmasını istedim. Eşime çıkarttırdığım dekopaj kağıdı vardı evde. Boyutu biraz büyük çıkarttırdığı için, kullanamamıştım. Hediye paketlemek için güzel bir fikir olduğunu düşündüm. Bittiğinde de yanılmadığımı anladım. Yapımı çok kolay ama açıklaması aşağıda.

  1. Önce kağıdı nereden yapıştıracağımı ayarladım.
  2. Sonra rulo yapıp yapıştırdım.
  3. Elde ettiğim rulonun yanlarından hafifçe bastırıp yassı hale getirdim.
  4. Daha sonra da açıkta kalan kısımları sırayla içe doğru kıvırıp yapıştırdım. Bir kenarı yaptıktan sonra, hediyemi ve notumu içine yerleştirip, diğer kenarı da kıvırdım.


 En son olarak da rafya ve çiçekle süsleyip sahibine gönderdim. Aslında elimde organze kurdele olsaydı onu kullanacaktım, ama yoktu.
Aslında bu takımı geçen sene, kızımın anaokulunda bebek bekleyen bir öğretmenine örmüştüm.  Taslak olarak kaydedip unutmuşum.
Daha sonra çok beğendiğini belirten bir not aldım kendisinden. Bu da beni çok mutlu etti.

Bu aralar bir tembelliktir gidiyor, hadi hayırlısı. Her sabah, bir takım planlarla kalkıyorum yataktan ama gün bittiğinde, planlarımın sadece düşüncede kaldığını fark ediyorum. Üzülüyorum. Birileri beni okuyup üflesin, belki iyi gelir :) Anneeeee... :)


9 Kasım 2010 Salı

Tığ İşi Bebek Yeleği

Geçenlerde kuzenimle eşinin bebekleri oldu. Annem tabi boş durur mu, hemen birşeyler örmeye başladı.

Bu beyaz yeleğin modelini bir tanıdığımızdan bulduk. Aslında bu annemin model olarak kullandığı yelek :) Annem kendi ördüğünü yanında Samsun'a götürdüğünden, ben de örnek yeleğin fotoğrafını kullanıyorum. Bu yelek tığ ile örülüyor. Boyundan başlanıyor ve arttırılarak aşağıya doğru örülüyor. Kol kısmı ayrıldıktan sonra, yeterli uzunluğa gelene kadar örülmeye devam ediliyor. Yelek yanımda olsa sayılarını da yazardım ama sadece fotoğrafları var elimde :)

Farklı şekillerde de süslenebilir. Burada kurdeleler büzdürülerek süslenmiş.




 Annem bir yelek daha örmüştü. Onu görünce bu çok sade, dedim. Annem de, al süsle o zaman dedi. Beyaz kurdeleden fiyonklar yapıp üzerine dikmiştim ama fotoğraflamayı unutmuşum.  Ben çok unutkan oldum galiba...
Bu yeleğin modelini çok beğendim. Çok da kolay, sadece trabzan yapılıyor. Denemek istediğim modeller arasında yerini aldı bile. Eline sağlık anneciğim. Güle güle kullan Eylül'cüm... Benim de başka başka sürprizlerim olacak sana. Ah bir de şu tembellikten kurtulsam :( Ya da bir gün otuz saat olsa, ya da bir hafta on gün falan olsa :) Tamam tamam, ben en iyisi erken kalkmayı öğreneyim :)

Not: Fotoğraflara tıklayarak büyütebilir, örneği daha net görebilirsiniz.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...