Okullar kapandı, çocuklar tatile girdi. Ben de dinlenmeyi hak ettim ama sanırım benim tatilim şimdi bitti :) Bilenler biliyor ama bilmeyenler için; çocuklarımın birbiri ile geçimsizliği beni çok yoruyor, ondan bahsediyorum... Daha önce de
burada bahsetmiştim. Zamanınız varsa okuyunuz efendim.
Kızımın karnesinin hepsi beş ve ikinci sınıfa geçti. Oğlum da teşekkür belgesi ve başarı belgesi aldı ve yedinci sınıfa geçti. Bu seneyi de alnımızın akıyla bitirdik. Yine yüzümüzü güldürdü çocuklarımız. En önemlisi onların ve bizim emeklerimizin karşılığını almış olmamız tabii. Teşekkür ederim çocuklarım...
Tatil başladı ya, kızımın meşhur
elişi kitabı çıktı ortaya :) Kızım başladı kitabı karıştırmaya, ne kadar yapamayacağı şey varsa seçiyor... İşin kötüsü daha kendisinin başlayıp bitirdiği bir şey yok. Sonunda hepsi benim başıma kalıyor. Neyse kolay bir şeyler seçti sonunda. "Anne bu lavanta kesesini yapmak istiyorum" dedi. Ben de sevindim, düz dikiş yapacak, içini dolduracak diye ama nerdeee... Kızım solak, bense sağ elimi kullanıyorum ve bir şey gösterirken çok zorlanıyorum. Baktım olmayacak "hadi ben dikeyim sen doldur" dedim, o da kabul etti. Ben diktim, kızım doldurdu. Üzerine de bir fiyonk yapıp, taktık ve bitirdik.
Taktık mı? :)
Bitirdik mi? :)
Ben seviniyorum tabii, kızımın gönlünü yaptım, hem de çabuk bitti diye. Fakat bu durum kızımın hoşuna gitmedi. Kitabı kurcalamaya devam etti. Hatta bir bez bebek seçer gibi oldu ama son anda vazgeçirdim :) Bir ara yün ve şişle de deneme yaptık ama onda da başarılı olamadık :( Elleri çok minik henüz...
Tam da "yırttım galiba, kendi işlerime dönebilirim" diye düşünürken, bu hayvan figürlü anahtarlıkları gördü. Malzeme yok dedim, keçe lazım dedim, ama vazgeçiremedim. Hadi o zaman bunu da yapalım dedik. Yapalım mı? :)
Baykuş seçti yine kızım. Yine diyorum, çünkü çok seviyorlar baykuşları. Daha önce de
baykuşlu çerçeveler yapmıştım onlara.
Ne yapalım elimiz mahkum. Tatilde yaparız diye çıkmış ağzımızdan bir kere... Aldık eski t-shirtlerinden birini ve temizlik bezini, yapmaya başladık. Başladık mı? :)
Yine benim başıma kaldı anlayacağınız. Kızım sadece arada bir gelip, "kenarları şu renk olsun, gözleri burada olsun" gibi söylemlerle bana yardımcı oldu :) Öyle ufak olduğuna bakmayın, ayrıntıları minik minik çok uğraştırıyor anahtarlığın.
Tam bitti, ben havaya kaldırıp kızıma gösterirken nasıl olmuş diye, oğlum "ben de istiyorum ama, maymun olsun" demez mi? Allah'ım sana geliyorum... :)
Oturmaktan sıkılmışım, işlerim yarım kalmış akşama da yemek yok. Ama ben bir maymunla uğraşıyorum :)
Lavanta kesesi kızımın çekmecesinde artık. Anahtarlıkları da okuldaki dolaplarının anahtarları için kullanacaklarmış. Oğlum maymunu zombiye benzetti, kızım da baykuşa pörtlek gözlü dedi :) Eleştirdiler ama yine de beğendiler. Eldeki malzemelerle bu kadar oldu ne yapalım...
Ben ne yaptım peki? Kitabı ortadan kaldırdım :) Ortalıkta olunca kitaptaki her şeyi yapmak istiyoruz çünkü :)