
Tekrar herkese merhaba. İki haftalık bir tatilden sonra döndüm, artık buradayım. Döneli iki gün oluyor ama valizlerin açılması, kirlilerin yıkanması, yerleşmesi, ev temizliği derken ancak fırsat buldum.
Güzel bir tatildi. Bu seneki iznimizi memleketimizde, yani Samsun'da geçirdik.
Pati de (kedimiz) bizimle olduğu için arabamızla gitmeyi tercih ettik. Pati, biraz huzursuz oldu. Taşıma çantasında durmak istemeyince çıkarmak zorunda kaldık. Zavallı, etrafına şaşkın gözlerle bakıyordu. Kucağımda rahatladı ve biraz uyuyabildi.
Dolu dolu yaşadık tatilimizi, yazacak ve gösterecek o kadar çok şey var ki, hepsini göstermem mümkün değil ama bazılarını sizinle paylaşmak istedim.

Onu rahat ettirmek için elimizden geleni yaptık. Tuvaletini bile hazır tuttuk :) Çok mu abarttık acaba? Ama ne yapalım acemiyiz biz bu konuda... Aslında kediler, tuvaletlerini sekiz saat tutabiliyorlarmış.

Araba durduğu zaman rahatladı, keşfe başladı...

Hava bulutlu yol güzeldi, çok rahat gittik. Sanırım bulutları yanımızda taşıdık. Çünkü iki üç gün dışında hep bulutluydu hava. Denizden faydalanamadık pek fazla. Onun yerine piknik, müze, hayvanat bahçesi ve köylere yaptığımız ziyaretlerle yetindik. Karadenizin meşhur karalahana çorbasından yedik. Hava da yağmurluydu, sıcak çorba nasıl güzel geldi anlatamam.

Fındık bahçeleri...

Hayvanat bahçesini gezmek de çok keyifliydi, özellikle çocuklar için...




Batı park. Bu parkta bütün çizgi film kahramanlarının renkli heykelleri var.




Amisos tepesi. Tarihi kalıntılarının yanında muhteşem bir manzarası var.



Sevgi gölünün kuğuları...

Top Tepe piknik alanı...

Samsun'un muhteşem lezzetli döneri...

Tatilimize iki tane de doğum günü sığdırdık, canım annemin ve bitanecik oğlumun doğum günlerini kutluyorum tekrar, sizi seviyorum. İyi ki doğdunuz, iyi ki benimsiniz...


Sevgili Pati Bey, ilgi çekmeyi iyi biliyor...

Peki ben bu tatilde çalıştım mı? Malesef hayır. Ama arkadaşlarımın yazılarını takip ettim zaman zaman. Güzel alış verişler yaptım. Danteller, kurdeleler aldım. Birşeyler yapmayı çok özledim. Malzemelerimi, yünlerimi, boyalarımı, boncuklarımı özledim. Şu ramazanı, bayramı, okul telaşını atlatsak, havalar da soğur yavaş yavaş. Çoluk çocuk okulda, koca işte, sessiz bir ev... Dışarıda yağmur yağarken, sıcak kahveni de alınca yanına, değme keyfine...
